1, 2, 3…n

-Galata SALT “Translated By” [“Tercüme Eden”]Sergisi-

Bir kenti binlerce farklı açıdan görmek, okumak mümkün. Galata SALT’taki “Translated By” [“Tercüme Eden”] sergisinde de böyle bir deneme yapılmış. Sergide ağırlık kentlere verilmiş, kent isimleriyle ziyaretçinin zihnindeki haritada tek bir yer işaretlenmeye çalışılmış. Bir yandan da bununla sınırlı kalınamayacağı, yapma bir dünyanın (Metaevren) ya da ziyaretçinin kendi içindeki dünyanın (Benlik) zihindeki haritada bir yeri olduğu unutulmamış.

Farklı olan, sergilenen şeyin edebiyat yoluyla aktarılan bir kentin/yerin zihindeki yansıması olması: Her şeyden önce bir kent var, bir yazar, yazarın seçtiği bir zaman, yarattığı bir karakter, karakterin gözünden kent; sonra basılmış bir kitap, o kitaptan sergiye dahil olacak metni seçen bir küratör, o metni farklı bir dile çeviren bir tercüman; sonra basılan bir çeviri metin, o metni yorumlayan bir okuyucu ve en sonda da sergiyi gezen ziyaretçi/dinleyici.

Tüm bu süzgeçlerden geçen metinler her ziyaretçide ayrı anlamlar açıp gözünün önünde ayrı sahneler canlandırmasını sağlıyor. Ziyaretçinin görmediği bir yer masalsı bir anlatımla (Bağdat) ya da karakterin tam da o anda çok gerçek bir şekilde anlattığı bir tonda sunulunca (Kalandiya Kontrol Noktası), ya da fantastik bir “deney” son derece soğukkanlı bir sesle ve sakince anlatılınca (Benlik) ziyaretçi üzerinde farklı etkiler yaratıyor. Burada tercüme edilen sadece eserin dili değil. Atmosferi, duyguları, zamanı, karakteri… her şeyi birkaç kez üst üste tercüme ediliyor ve ortaya ziyaretçi sayısı kadar sahne çıkıyor.

 

Yorum bırakın